Düşmek, yaralanmak, parçalanmak demektir. Sızıyı, acıyı anımsatır. Acının sıcaklığıyla aktığını hissetmediğimiz kan, gördüğümüzde neler oluyor dedirtir bize. Hafife aldığımız bazı zamanların, canımızı çok acıtmasa da, farklı yönlerden bize zararı dokunacağını hatırlatır.
Ama öyle bir kullanırız ki kimi zaman "düşmek" kelimesini; anlam kazandırdığı cümle bizi alır bambaşka yerlere taşır bazen. "O"nunla olan her şeyin güzel geldiği gibi, "düşmek" kelimesinin "o"nunla birlikte geçtiği kelime öbeklerinde değer kazanır. "Aklına düşmek" gibi mesela... "O"nun aklına düşmek, onun da bizi düşündüğünü bilmek yeterlidir kimi zaman. Biliriz ki, kalbine düşmek için önce aklına düşmek gereklidir kimi zaman... Süreç afakidir, belki uzundur, belki kısa.
Yine de umudu yeterli değil midir?
Öyle ki, belki bir gün yolumuza da düşer kalbine düştükten sonra.
Bu süreç de acıtır bazı zamanlar. Ama acıdan sonra gelen mutluluk daha somuttur; daha sağlam.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder