25 Haziran 2013 Salı

Ve "şükretmek" anlam bulur

Boğazımda yumruk gibi bir düğüm
Nefes alıyorum
da,
veremiyorum.

Konuşsam biliyorum biz olacağız
Engeller dört bir yanda
Susuyorum ama biliyorum
böyle giderse hiç olacağız.

Beklesem mi, gitsem mi
yoksa hiçbir şey olmamış gibi
yoluma devam etsem mi?
Zaman geldi geçti bunu hiç bilemedim...

Sen bana yaramazsın diyorlar da
böyle de ayak uyduramıyor kimyam aklıma ya.
Her bir hücrem kramp!
Ne olur tez elden bir hal çaresi bak.

Aylar önce yazdığım bu yazıyı şimdi okurken çok daha farklı hissediyorum. Kramplarım çözüldü birer birer. Bunca zaman arkamı dönüp gidemeyişimin geçerli ve haklı bir sebebi varmış meğer. Gidemeyişim senin de uzaktan bana "kal" demendenmiş meğer. 

Şimdiyse aniden karşıma çıkan hiç tanımadığım bir yabancı hakkında her şeyi bilmek istiyorum. Sana "yabancı" diyerek haksızlık mı yapıyorum diye geçirdim bir an aklımdan, öyle ya aylardır içimizi okumuştuk sadece gözlerimizden. Ve bu içgüdü birleştirdi ellerimizi... Daha önce yaşanan her talihsiz deneyimin neden yaşandığını kanıtlar gibi bana bakışın, dokunuşun. Kaderin bizi bir araya getireceği zamanı beklerken, bize ait olmamız için uygun "hal"lerimize erişmek içinmiş meğer onca olaylar silsilesi. 

Sanki hep sana rezerveydi kalbim; ve ondan ki süresi dolan her tecrübe bir anı olarak hayatımda yerini alıyormuş.
Mutluluğun sırrı doğru enerjiyi çağırmaktaymış :)

İki insanın birbirine eş olması gerek derlerdi, artık ne anlama geldiğini algılayabiliyorum. İnsanın aklından, gönlünden geçen her şeyi tek bir kişide bulması mümkün değildi elbet ama gerçekten birbirine eş iki kişiden oluşan bir ilişkide bulabilmesinin mümkün olduğuna inandırıyorsun beni. Yıllardır taktığım pembe gözlüklerimi artık çıkarsam da seninle her şey pembe.  

Şimdi gönlümden geçen bir dileğim var: hayırlısıyla ve mutlulukla birbirimize eş olmaya devam etmek.

Her şey için şükürler olsun.